Ortodonti hakkında kliniğimizde yapılan tedaviler aşağıdadır. Tedavilerin detayı için lütfen tıklayınız.
Ortodonti terimi, Yunanca iki kelimenin; Orthos(düz veya doğru) ve dons( diş) birleşmesiyle düzgün diş anlamını taşımaktadır.
Dişlerdeki düzensizliklerin, komşu ve karşı çenedeki dişlerle ve çene kemiği ile olan ilişkilerinin, çenelerin birbirleriyle olan ilişkilerinin, çene kemiklerinin yüz iskeletindeki konumlarının düzeltilmesiyle kabul edilebilir bir çiğneme, konuşma, solunum fonksiyonu sağlamayı, dengeli bir diş çene yüz estetiği oluşturmayı hedefleyen tedavi dalıdır.
5 yıllık diş hekimliği eğitimini takiben en az 4 yıl ortodonti anabilim dalında eğitim almış uzman ya da doktora ünvanı alan hekimlerdir.
Daimi dişlenme 6-7 yaşlarında başlar ve 12-13 yaşlarında sona erer. Daimi dişlerin sürmeye başlamasıyla birlikte olası ortodontik problemlerin teşhisinde geç kalınmaması için ilk ortodonti muayenesi yapılması faydalıdır. Çenelerdeki bozukluklar iskeletsel ya da dişsel kaynaklı bozukluklar olarak ikiye ayrılır. İskeletsel bozukluklarda 7-8 yaşlarında yapılacak hareketli apareylerle ileride yaşanması muhtemel ortognatik ameliyatların önüne geçilebilir. Sadece dişlerin düzensizlik gösterdiği durumlardaysa tedavi için genelde daimi dişlenmenin tamamlanması beklenir. Tedaviye başlama yaşı tedavinin şeklini ve süresini etkiler.
Metal Braketler: En çok kullanılan braketlerdir.
Lingual Braketler: Dışarıdan hiç gözükmeyen, dişlerin iç yüzeyine konumlandırılan metal braketlerdir. Dezavantajı tedavi süresinin uzamasıdır.
Seramik Braketler: Dişlerin üzerindeki metal görüntü yerine seramik braket ile daha estetik bir görünüm kazanmıştır.
Takıp çıkarılabilen ortodontik aygıtlardır. Büyüme ve gelişimi tamamlanmamış özellikle 7-12 yaş arası çocuklarda çenelerin genişletilmesinde, sabit ortodontik tedavinin bir parçası olarak görev alabilirler.
Yine kötü ağız alışkanlıklarını (parmak emme, dil itimi gibi) engelleme ve süt dişlerinin erken kaybına bağlı yer darlığını önlemek amacıyla yer tutucu hareketli apareyler de bulunmaktadır.
Sabit ortodontiye göre daha ekonomik bir tedavi şeklidir.
Herhangi bir braket ya da ağıza sabit yapıştırılan bir aparey içermeyen ortodontik tedavi şeklidir. Hastanın ölçüleri özel silikonlar ile alınarak bilgisayar ortamında 3 boyutlu sanal modelleme oluşturulur. Hasta ve hekim, sanal modeller üzerinde, dişlere bilgisayar simülasyonu ile gereken hareketler verilmiş bitim halini görüp üretim onayını verirler. 5-6 hafta süren bu süreçten sonra plaklar hazır hale gelir.
Her bir plak dişleri ortalama 0,5 mm kadar yer değiştirtmekte, 14 gün boyunca 20-22 saat takılması gerekmektedir. İkinci haftanın sonunda ikinci plağa geçilir, böylece bir dizi plak kullanımını takiben dişler düzelir.
Dişteki çapraşıklığa ve diş hareket miktarına göre tedavi süresi ve kullanılan plak sayısı değişir.
Tedavi protokolünde dişler arasından dişe zarar vermeyecek miktarda basit aşındırmalar yapılabilir. Bazı dişlerin üzerinde diş hareketine destek olmak amaçlı ufak diş renginde butonlar yapıştırılabilir. Günde 20-22 saat kullanılsa da istenildiği zaman çıkarılma özgürlükleri vardır.
Braketler ve tellerden dolayı oluşan batma ya da ağızda yara oluşumu olmaz, konuşmayı etkilemez.
Çeneler ve dişler düzgün gelişmediğinde, maloklüzyon (kapanış bozuklukları) meydana gelebilir. Maloklüzyon bir hastalık değildir ve fiziksel sağlığı etkilemez. Dişlerin pozisyonundaki bir değişikliktir. Bununla birlikte, yüzün şeklini ve dişlerin görünümünü etkileyerek estetik kaygılara, konuşma bozuklukları ve çiğneme zorluklarına neden olabilir.
Sebepleri arasında dişlerin veya yüz kemiklerinin yaralanması, kalıtımsal faktörler, uzun süreli parmak emme ve ağız solunumu yer alabilir.
Çapraşık dişlerle ağız hijyenini sağlamak daha zor olduğu için daha kolay çürük oluşur. Yine aynı şekilde plak birikimi ara yüzlerde artarak, diş eti çekilmeleriyle birlikte diş eti hastalıkları oluşur.
Dişlerdeki çapraşıklık dolayısıyla alt ve üst dişler normal kapanışına gelemez, kuvvetler çene kemiklerine dolayısıyla ekleme normal iletilemez. Bu da eklem problemleri’nin oluşmasına neden olur.
Ortodontik tedavi, aşağıdakilerin tedavisine veya iyileştirilmesine yardımcı olabilir:
Herhangi bir ortodontik tedaviye başlamadan önce iyi bir ağız hijyeni şarttır. Dişlere gereken tedaviler ve diş taşı temizliği yapılmalıdır.
Tedavi sırasında braketlerin arasına yiyecek artıkları daha kolay yerleşir dolayısıyla diş çürüklerini önlemek için hastanın çok daha dikkatli ve sık fırçalaması gerekecektir. Ne yenilirse yenilsin mutlaka ardından dişler fırçalanmalı ve her akşam diş ipi ya da ara yüz fırçasıyla dişlerin arası iyice temizlenmelidir.
Olası çürük riski nedeniyle gazlı içeceklerden, şekerli atıştırmalıklardan ve diş çürümesine yol açabilecek diğer yiyeceklerin tüketimine dikkat edilmelidir. Yine braketlerin kırılmasına ya da dişten ayrılmasına neden olduğu için sert ve kabuklu yiyecekler tüketilmemelidir.
Eğer tedavi hareketli apareylerle yapılıyorsa, tedavinin başarılı olabilmesi için yemek yenilen durumlar haricinde ağızdan çıkarılmamasına dikkat edilmelidir.
Hasta/Doktor/Aile uyumu çok iyi olmalıdır. Doktorun önerileri dikkate alınmalı, verilen randevular acil bir durum olmadıkça ertelenmemelidir.
Ortodontik tedavinin tamamlanmasının sonrasında küçük miktarlarda geri dönüşlere karşı önlem olarak hastalara koruyucu apareyler (retainer) ya da dişlerin arkalarına yapıştırılan koruyucu teller uygulanmaktadır. Tedavi bitiminden sonra herhangi bir geri dönüş yaşanmaması için diş hekimi kontrolleri önerilmektedir.
Süt Dişleri Niçin Önemlidir?, İlk Muayene Ne Zaman Yapılmalıdır?, Çocuklarda Diş Çürükleri,Koruyucu Diş Hekimliği, Fissür Örtücüler, Flor Uygulaması, Travma,Genel Anestezi ile Diş Tedavisi
Gülüş Tasarımı, Laminate Veneer (Yaprak Porselen), Zirkonyum Uygulamaları, Tam Seramik Kuron ve Köprüler, Kompozit Veneerler (Bonding Uygulamaları), Diş Beyazlatma (Bleaching)